Fransız ihtilali mi Fransız öpücüğü mü?

Fransa'da bir haftadır süren akaryakıt zamlarına yönelik protestolarda başkent Paris'teki Champs-Elysees Caddesi'nde önceki gün çevreye zarar veren ve şiddet olayları başlatan göstericilere polis müdahalede bulundu. "Fransızlar sokak eylemlerini, grevi falan severler. Zaten bu "işlerin" patenti de ellerinde sayılır." diyen Sabah yazarı Melih Altınok, Sarı yelekliler hareketini değerlendirdi.
Fransızlar sokak eylemlerini, grevi falan severler. Zaten bu "işlerin" patenti de ellerindesayılır.

Yeni bir çağ başlatan Fransız ihtilali... Engels'in tarifiyle ilk "proletarya diktatörlüğü" olan ancak 72 gün süren Paris Komünü...
Türkiye de dahil tüm ülkelerin asi gençlerini etkileyen, Sartre'ların önde gittiği meşhur 68Mayıs'ı...
Hepsi Fransızların eseri ve onlar da diğer "geleneklerine" olduğu gibi bu pratiklerine de çok bağlılar. Üstelik nerede olurlarsa olsunlar!
Çocuklarını İstanbul'daki Fransız okulu Papilion'a gönderen bir arkadaşımın tatil planı yaparken öğretmenlerin "geleneksel grev" gününü beklediğini biliyorum.
Şartlar ne olursa olsun o grev her sene yapılacak yani. Bayram gibi bir şey...

Fransa şehirleri bugünlerde yine hareketli.
Hükümetin akaryakıta yaptığı zammı gerekçe gösteren eylemciler sokakları yakıp yıkıyorlar, polisle çatışıyorlar.
Eylemler yalnızca Paris'le sınırlı değil.
Dalga dalga her kente yayılıyor.
Görüntüler felaket... Ülkenin o güzelim sokaklarından sökülüp kafe önlerinde istiflenmiş kaldırım taşlarının, gaz maskeli eylemcilerin, yakılan arabaların ve tabii ki fena girişen polislerin görüntüleri geliyor.
Sokak eylemlerinin lokomotifi ise "Sarı Yelekliler" diye anılıyor.
Öne çıkan bir liderleri yok. Kolektif bir hareketmiş. Üzerine, daha çok işçilerin giydiği naylon sarı yeleği geçiren, hareketin doğal bir üyesi oluyor.
Anketlere göre, oyu yüzde 25'lere düşen Macron'un aksine Sarı Yelekliler sağ seçmenden de sol seçmenden de destek görüyorlar.

Fransa'da yaşananları izleyen Türklerin aklındaysa Gezi olayları var.
Haksız da değiller. Duran adamlar, piyanistler, kırmızılı kadınlar, kısacası tüm şablonlar orada da var.
Kimileri ise Avrupa Ordusu tartışmalarından ötürü eylemleri ABD'nin örgütlediğini iddia ediyor.
Almanya ve Rusya ile birlikte Türkiye'deki Suriye zirvesine katılıp "Aynı zamanda ABD'yi de temsil ettiğini" söyleyen Macron'un çok sıkıştığı kesin. Eylemcilere "sağcı" yaftası vurması da bu telaşının göstergesi.
Zira bu dalganın, parlak ve gösterişli şehir merkezlerine doğru adım adım genişleyen gettolara sıçraması halinde durdurulması çok zor olacak. Çünkü iş etnik bir boyut da kazanacak.
Avrupa'yı etkileyecek yeni bir Fransız ihtilaline şahit olur muyuz, umutluyum ama bilemiyorum. Fakat Sarı Yeleklilerin Macron'a şimdiden sıkı bir Fransız öpücüğü verdikleri kesin.