Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi ortak projesi "Anayasa Mahkemesinin Temel Haklar Alanındaki Kararlarının Etkili Şekilde Uygulanmasının Desteklenmesi" programının açılışında yaptığı konuşmada, 23 Eylül 2012'den bugüne kadar uygulanmakta olan bireysel başvuru sisteminin, rotalarının hak ve demokrasi olduğunun en açık teyidi ve göstergesi olduğunu kaydetti.
Bireysel başvuru sisteminin bütün çarelerin tüketildiği anda, son bir hak arama yolu olarak ortaya çıktığını söyleyen Bakan Gül, "Bu yöntem, temel hak ve özgürlüklerin vazgeçilmez öneminden kaynaklanan son bir telafi imkânıdır. Bu yönüyle bireysel başvuru kurumu, Anayasamız ve Türk hukuk sistemi için devrim niteliğinde bir değişikliktir. Egemenliğin asli sahibi olan milletimizin temel beklentisi; insan haklarına bağlı, hukukun üstünlüğüne saygılı, adil ve demokratik devlet düzeninin korunmasıdır. 2002'den bugüne tüm politika belgelerimiz, buna uygun bir yönelimi ortaya koymaktadır. Türkiye'nin gücü, demokrasiye sadakatten, hukuka bağlılıktan geliyor. Bu çerçevede bireysel başvuru sistemi, Türkiye'nin 2002'de girdiği milli iradeye ve hukukun üstünlüğüne saygıda önemli bir araçtır. Demokratik hukuk devletini korumak ve güçlendirmek için çıktığımız yol uzun, mücadelemiz çetin, ama adımlarımız kararlıdır. Bu güne dek attığımız bu adımlarla ülkemizin hak ve hürriyet çıtası daima yukarı taşınmıştır" dedi.
Adalet Bakanı Gül, herkesin Anayasa Mahkemesi kararlarına uymasının hukuk devletinin gereği olduğunu belirterek, "Bu konuda yaptığımız çalışmalarla bu kuralı tahkim ediyoruz. Bununla birlikte, Mahkeme kararlarının bağlayıcılığı, kararlarının hiçbir koşulda eleştirilmeyeceği anlamına gayet tabii olarak gelmez. Eleştiri özgürlüğü de demokrasinin bir unsurudur. Demokrasilerde yargı kararları eleştirilebilir, hukukun sınırları içinde tartışılabilir. Yargı kararlarına getirilecek bilimsel, hukuksal, makul eleştiriler yargının gelişmesine destek olacaktır. Yargı kurumları, kamuoyundan gelen yansımaları adeta bir geri bildirim olarak değerlendirmeli, kamusal tartışmaya katkı sunan her türlü eleştiriye açık olmalıdır. Açılışını yaptığımız bu Proje'nin bu konuda da önemli açılımlar getireceğine inanıyorum" ifadelerini kullandı.