• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/masgadorg
  • https://twitter.com/2023istanbul
Üyelik Girişi
15 Temmuz Demokrasi Marşı
Reklam

SEVİNÇLER PAYLAŞILINCA ÇOĞALIR, ÜZÜNTÜLER PAYLAŞILINCA AZALIRMIŞ

Kadir Keskin: "Şehit Gazi Aileleri Koruma ve kalkındırma Dernek Genel Başkanı ibrahim SAGUN'u Ziyaretim"

Kadir Keskin yazdı:

"TV Yayınları kimimizi dizi, kimimizi spor, kimimizi de maç, siyasi tartışmalar ve magazin programlarıyla ilgi alanımıza giren konularda

bizleri bağımlı haline getiriyor. Herkes ilgi alanındaki programları tutku ile izliyor.

Yolum öğretmen evine pek düşmüyor ama düştüğünde yaşıtım emekli arkadaşlarla buluştuğumuzda herkes ilgi alanındaki izlediği

programları birbirlerine hararetle anlatıyorlar. Hatta bazıları haftanın her gününe bir dizi planlamış. Sanki o dizinin bir parçası.

Herkesin bir hobisi olacak da benim olmayacak mı? Elbette benim de var. Benim de en büyük hobim; TV kanallarının akşam ana haber

bültenleri. Neden mi? Yazın orman yangınlarını duymamak, senenin bütün günlerinde de şehit haberlerini almamak. Yangın haberlerini

duyduğumda bize temiz hava soluyan yeşilliklerin cayır cayır yanışıyla birlikte karıncadan yılan, çığan kaplumbağa kısacası orman içinde

yaşayan küçük-büyük orman hayvanlarının köz oluşunu, tehayyül edip üzülmemek mümkün mü? Hele belgeselde gördüğüm bir orman

yangının sonunda bir ağacın dibinde küller içinde neredeyse kömürden heykele dönüşmüş bir kuşun kanatları altından üç küçük kuş yavrusunun

canhıraş cıvıltılarını gördüğünde, baygınlık geçirip yere düşen görevlinin üzüntüsüne hangimiz duyarsız kalabilir? Belgeselde gördüğüm bu acı

tablo, her orman yangınında gözlerimin önünde canlandığında onman yangınları haberlerini gözlerimi yumarak izliyorum. Bir de bunun yanında bu

yaz aylarında PKK terör örgütünün memuru gibi bazı insan müsveddelerinin de sabahleyin sanki işe gider gibi cebinde çakmakla

orman yangınına çıkması. Bu ölümlü dünyada bunlar nasıl can verir, bilemiyorum. 

Orman yangınlarında duyduğum üzüntümün bir o kadarını da şehit haberlerini aldığımda üzülüyorum. Empati yaparak kendi çocuğumun şehit haberini almış gibi. Sanki asılan bayrakların kendi evimde, şehit babalarının hissettiği acıyı da yüreğimde hissediyorum. Rabbim bütün şehitlerimizin mekanlarını cennette ali (yüksek) eylesin. AMİN.. Gazilerimize şifalar versin. AMİN… Şehit anne–babalarına da sabırlar versin. Amin... Bu samimi duygularımı siz okurlarımla paylaştıktan sonra, son günlerde benim gibi milletimizin yüreğini derinden sızlatan bir vekilimizin kendine yakışmayan galiz küfrü, başta şehit Gürmen ailesi olmak üzere tüm şehit ailelerini gönlünü incittiği kadar bizleri de üzdü. Kaldı ki teröristlerin koyduğu bomba ile parçalanarak şehit düşen gencimizin vücudunun parçaları sandukaya toplanarak konmuş. Dün olduğu gibi bugün de en kıymetli canını bizler için bağışlayan şehitlerimize galiz bir küfürle söylemde bulunmanın çirkinliğini ifade edecek kelime bulamıyorum.

Sözünü ettiğim vekilimizin çirkin davranışı dolayısıyla şehitlerimiz ve aileleri adına duyduğum üzüntüyü iletmek ve üzüntülerini paylaşmak

üzere şehit güvenlik görevlisi babası gibi milli duygulara duyarlı Manisa Şehit ve Gazi Aileleri Koruma ve Kalkındırma Derneği Başkanı

öğrencimiz Sayın İbrahim SAGUN beyi geçen gün ziyarette bulundum. Ziyaretim dolayısıyla duyduğu sevinci, beni de

duygulandırdı. Mevlana’nın “ Hangi tohumu, toprağa attın da nabit olmadı?” diyor.

Bir bahçıvan için en büyük mutluluk diktiği fidanların meyvesini 7 ile 10 yıl sonra devşirmesi ne ise, öğretmenlerin de en büyük mutluluğu

eğittiği öğrencilerin yirmi ile otuz yıl sonra onları kamu, özel sektör ve şahsi girişimlerinde başarılarını görmektir. Nitekim beraber

bulunduğumuz yarım saat içerisinde öğrencimiz başkan sayın Sagun, şehit aileleriyle, gazilerden gelen dilekleri dinleyerek onların

isteklerine olumlu karşılık vermek için gayretlerini imrenerek izledim. İbrahim Sagun kardeşimin kendi görevleri yanında bir şehit çocuğu

olarak şehitlerimizin aile yakınlarına yönelik başarılı hizmetleri beni gururlandırdı.

Peki, dün Manisa Lisesi’nde bıyığı terleyen bir öğrencimiz olarak tanıdığım, bugün Şehitler ve Gaziler için çalışan İbrahim Sagun

kimdir? 

 

1980  yılında Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde şehit düşen güvenlik görevlisi   Ahmet  SAGUN ‘un 9 çocuğundan  biridir. Manisa DSİ 22.Şube  müdürlüğünde memurluğunun yanında, ilimizde muhtelif isimler altında faaliyet gösteren şehit ve Gazi yakınları, Engelli ile Yetiştirme Yurtlarından gelen tüm kamu görevlilerini tek çatı altında toplama başarısını gösteren bir delikanlıdır. Daha sonra da ŞEHİT  GAZİ SEN Ege Bölge Başkanlığına, bilahare de başarılı çalışmaları dolayısıyla ŞEHİT-GAZİ-SEN Konfederasyonu Genel Başkan danışmanlığına getirilmiş. Memurluğunun yanında halen sözünü ettiğim bu görevleri de başarı ile ifa etmektedir. Devletimizin yanında millet kaynaşması ve dayanışması açısından bu tür tüzel kuruluşların hizmetleri yadsınamaz. Nitekim Sayın Sagun, şehitlerimizin hatıralarının yaşatılması, şehit yakınları ile gazilerin her türlü mağduriyet ve mahrumiyetten korunması amacıyla; şehit yakınlarına hizmeti koordine etmek, şehit yakınları ile gazilere yönelik sosyal hizmet ve yardım faaliyetlerini yürütmek, bu alanda gönüllü kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlayarak gazi ve şehit yakınlarına yönelik çalışmalarının yanında sosyal faaliyetlerinin bazılarını da siz okurlarımla paylaşmak istedim:

1-Batman’ın Kozluk ilçesinde PKK tarafından şehit edilen çiçeği burnunda genç meslektaşımız merhum AYBÜKE öğretmen için Batman Üniversitesi tarafından Raman’da oluşturulan hatıra ormanına dikilmek üzere iki bin (2.000) badem ağacı ile bin tane çam ağacının Batman il temsilciliğine teslimi,

2--   Siirt Milli Eğitim Müdürlüğü ile iş birliği yapılarak Soğuksu mezrası ilkokulunda okuyan öncelikle Şehit ve Gazi korucularımızın çocukları olmak üzere, okulun tüm öğrencilerine   250 mont, 250 Bot ve çoraplar  gönderilmesi,

3--  Ordumuzun Zeytin dağı ve   Afrin hareketinde şehit düşen Mehmetçiklerimiz için askerlerimize   35 kurbanın   Hassa Kaymakamlığına teslimi,

4- Yine Zeytindağı ve Afrin hareketine katılan Mehmetçiklerimiz için Manisa’dan temin edilen 10.000 iç çamaşır ile 10.000 çift çorabın

Manisa Şehit- Gazi Aileler Koruma ve kalkındırma derneği adına İstanbul il temsilciliğine teslimi,

5-3 Aralık DÜNYA Engeliler Gününde tiyatro oyununu sergileyerek burada toplanan gelirin tamamını Şehit -Gazi ve  Engelli ailelerinin çocuklarına  eğitim paketi olarak hediye edilmesi,

6-  7 yıldan beri 10 Martta şehitlerimiz ve şehit Ahmet Sagun için lokma hayrının Sagun ailesi tarafından karşılanması,

7-Her yıl ilimizde Şehit ve Gazi aileleriyle gönül bağı olan derneklerle Ramazan ayında iftar yemekleri ve sair zamanda da zaman zaman

sabah kahvaltılarında buluşarak sosyal dayanışmanın sağlanması,

8- Korona salgınından önce derneğin kuruluşundan beri şehit ve gazi yakınları ile yetiştirme yurdundaki çocukları zaman zaman yemekli

toplantılarla bir araya getirerek onların aile özlemini giderme çalışmaları takdire şayan faaliyetler olarak gördüm.

Bahçıvan bol meyve veren ağaçları sevdiği gibi, biz öğretmenler de başarılı öğrencilerini gördüğünde kendi çocuğuymuş gibi sevinirler.

Hele bir şehit çocuğu olarak memuriyetinin yanında sosyal faaliyetlerle, sosyal dokunun pekişmesi açısından topluma yararlı

hizmetlerde bulunan öğrencisini gördüğünde…

Sayın İbrahim Sagun Bey kardeşim! sizin ve yakın çalışma arkadaşlarınızın üzüntüsünü herkes gibi ben de yürekten

paylaşıyorum. Vekilin şık olmayan davranışını bir çakıl taşı olarak kabul edin. Şehitlerimizin mezar taşları bu toprakların tapusudur.

Sakin ha! Çakıl taşlarına takılıp da tökezlemeyin.  Şehit yakınlarıyla,Gazilere, Engelli kardeşlerimize dokunan yararlı ve güzel çalışmalarınızın devamı ve duasıyla gözlerinizden öpüyorum.

108 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Yönetim Kurulu Başkanımız
İBRAHİM SAGUN




Videolar
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.477332.6074
Euro34.596434.7351
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam16
Toplam Ziyaret254795
Hava Durumu
Takvim